6
on dokuz buçuk yıllık ömrüme ev sahipliği yapmış bir garip şehir. son bir seneye kadar sevmezdim kendisini pek. otobüsleri buram buram hacı misi kokan, insanları senin görünüşüne fazla takan, dinin pek bir fazla yaşandığını düşündüğüm bir islam kenti halindeydi benim gözümde bursa. sonra dışardan gelen misafirleri gezdirirken aslında çoğu çocukluğumda kalmış büssürü yerini tekrardan hatırladım da bağrıma bastım. yanından yöresinden sık sık geçtiğim ırgandı köprüsü ne güzelmiş aslında dedim. neblüm can kitabevci(can kitabevi) amca bursada var mesela. şimdi çalıştığı sonradan bkm olmuş haşet de öyle. tophanedeki kardeş şehirlerin yönlerini ve uzaklıklarını gösteren heykelimsi de... sonra tophaneden mıkın karşısındaki sinagogun yanına iniveren merdivenler de... kozahan da bursada, çocukluğumun çaybahçesi... kapalı çarşıya girince sapılan ara sokaklardan birinde dünyanın en güzel çiğ börekçisi. vakti zamanında erkan canı görmüştüm orda. geçen düşündüm. aa bu adam tam bi bursalı dedim. burayı bile biliyosa... başka... muradiye yolundaki üst katında kitap satılan alt katı pastane olan kitabevi de bursada, onun tiramisuları da... hünkar ın nargilesi de...* güzel şehir bursa vesselam.
#28974 lilith |
14 yıl önce