kayıt

türkiye'de kitap okunmamasının sebepleri

  1. 1
    türkiye'de kitaba, kitap okumaya ayrılan zamana bakılınca sorgulanması gerektiğinin düşündüğüm nedenlerdir efendim.
    kitap deyince avrupa'da akan sular duruyor, ama bizim ülkemizde maalesef ne zaman ne de bütçeden para ayrılıyor. elbette böyle yapmayan aileler de var ama o kadar azınlıkta kalıyor ki, toplumda fark bile edilmiyorlar.
    keşke insanlarımız daha çok okusa, daha çok kitap satın alsa, daha çok bilgilense.

    kitap okumak dünyanın en güzel şeyidir, bir anlatamadık insanımıza gitti.
    neyse, bu nesil de böyle gitti, umudumuz bir sonraki nesilde artık.
    #63949 stfu | 11 yıl önce
     
  2. 2
    kitap fiyatlarının pahalı olması elbette ki bu sebeplerden biri değildir.
    #63953 burocknroll | 11 yıl önce
     
  3. 3
    insanların her konuda doğuştan bilgi sahibi olduğuna inanması.
    #63982 bayanyaniolmasin | 11 yıl önce
     
  4. 4
    en başta bunun nedeni bilgi ve kalitesinin değerinin anlaşılamamasıdır. hala "peki biz bunu gerçek hayatta kullanacak mıyız" diye bir soru soran toplum olarak bilgi edinme, özümseme ve deneyimlerden fayda sağlama gibi konularda çok geri kalmış bir bakış açısına sahip olduğumuz için * kitap okumak da anlaşılmaz geliyor, dolayısıyla okunmuyor.

    burada herkeste bir suç var; kim kitap okumayı dizi izlemeye seçiyor ki ya da bir ilkokul öğretmeni ayda en az 4 kitap okuyor mu... velhasıl bilginin ve edinimlerinin değerinin anlaşılmamasından dolayı kitap okumak bir hobi olmaktan öte geçemiyor ve farklı zevklere sahip insanlar olarak da herkesin aynı hobiyle ilgilenmesini bekleyemiyoruz.
    #64010 ayiboan | 11 yıl önce
     
  5. 5
    kitap okumanın halka bir seçim olarak sunulması ve bu seçimin de pahalı olmasıdır. çünkü 250 sayfalık kitapları sırf popüler diye 24 liraya satarsan sen arkadaş, adam o kitabı almaz. "sikerüm la gider filmini izlerim ammuğagoyum" der ve uzaklaşır, sonra da o filmin thepiratebay''den torrentini bulur, sinema çekimini izler. ucuz kitap sunduğu için hep takdir edilen can yayınları bile bu işin bokunu çıkartıp, kitapları fahiş fiyata çektiğinden beri ülkemizde kitap okumak ciddi bir şekilde lüks oldu bunu açıkça söyleyebiliriz. bu fahiş fiyat tekelini kırmak için korsan olmayan çare olarak da e-book''lar olabilir, bu da üzerinde düşünülmesi ve çalışılması gereken bir şeydir.
    #64023 bobigeloglum | 11 yıl önce
     
  6. 6
    ailenin çocuğuna kitabın önemini öğretmemesi. inanın budur. her şey aileden kaynaklanır. tüm suçlu odur. her insanın kendi ailesini mahkemeye vermesini düşündüğüm davalı konudur kendisi.
    #67786 toprak adam | 11 yıl önce
     
  7. 7
    üzerinde iyi düşünülmesi gereken bir sorundur. insanın kredi kartı borcu varsa, arkadaşına borcu varsa, yemek yiyecek parayı zor buluyorsa, sigara parası yok ve kaçak sigaranın da en ucuzunu içiyorsa, danışmadan her gün hocam bu ayın ücretini ne zaman yatıracaksın diye aranıyorsa, ayın sekizinden itibaren diğer ayın yedisine gün sayıyorsa, bir paket kömüre ve iki paket makarnaya muhtaçsa, bir dünya vergi verip de hala 800 liraya çalışıyorsa... bu insanlar nasıl kitap okusun. kütüphanede kitap var evet, ama adam bu dertlerini düşünürken ne kadar okuyabilir tartışılır. suç okuyamayanda değil; suç insanları muhtaç edenlerde, suç insanları bu derece aciz bırakanlarda. tabi bu durumda olmayıp da okumayanlara da kim ne dese yakışır.
    #67893 rainman | 11 yıl önce
     
  8. 8
    bu konuda arkadaşımın* yazdığı çok güzel bir blog entrysi var;

    --başlamadan önce hatırlatmak istiyorum: ben bir üniversite öğrencisiyim. ailemin olduğu şehirden farklı bir şehirde yaşıyorum. burası ankara ve çok farklı şehirler görmüş olmama dayanarak da söyleyebilirim ki pahalı bir memleket.
    kredi ve yurtlar kurumu sitesinde de denildiği üzere, benim başka herhangi bir gelir olmaksızın aylık kredim-bursum, neyse, 260 lira. simdi burada kopmaya başlıyoruz.
    bir romanın en az 20 lira olduğu bir ülkede, en kötü ihtimalle ayda 5 kitap bitirsen, görüşürüz 100 lira. 5 kitap diyorum bak. diyelim ki, oldu ya, kitap okumayı çok seviyorsunuz.
    bir kabahat (!) ettiniz ve çok seviyorsunuz, haftada en az 2 kitap bitiriyorsunuz. bunlar sadece roman olsun. ortalama fiyatı 20 alarak nasıl iyimser davrandığımı görüyorsunuz. hesaba dönersek, ayda 8 kitap ve hoşçakal 160 lira. diyelim kitaplar 25eer lira -ki sınır tanımıyorlar artmakta,- o zaman 200 ve elinizde kredinizden kalan 60 lira.
    Şimdi malum okullarımızda hazırlık sınıfları bolca mevcut, onlar tarafından çoğu zaman "dayatılan" orijinal kitap alma kafası yüzünden, kur başına -kurlar genel olarak iki ayda bir değişiyor- en iyi ihtimalle 150 lira tutuyor. bu da iyimser çünkü benim okulum "Şifreler" yüzünden istediği kitaplar yüzünden 200 lira bayılmak zorunluluğu koymuştu. evet, ne diyorduk. 2 ayda bir 150 lira. ayda 75 diyelim hadi, düz mantık. elinizde kredinizden kalan 60 liranın 75 lirasını ders kitaplarınıza verin.
    diyelim ki bölümdesiniz, dönem dönem sürekli değişen kitaplarınız, hocaların ödev verdiği okumalar, özetler, türkiye'nin başkent'inde yaşamanıza ve neredeyse tüm sahafları sürekli gezmenize rağmen hiçbir zaman bulamadığınız kitaplar, ve diğerleri.
    Şimdi dünyaya dönelim. konumuz aslında kitap fiyatları.
    gönlümüz hoş olsun diye bilindik isimleri kullanacağım.
    vereceğim örneği ekşisözlükteki game of thrones başlığında bir yazar kendisinden örnek vererek anlatmıştı. Çok fazla girdi arasında bir daha aynısını bulamadım ama açıklayayım. bu yazar arkadaşımız, george r.r.martinin 4 kitabını, kargo parası da dahil 29$ ödeyerek almış. bakın, amazon.com.
    http://media.tumblr.com/tumblr_m3prxxQ1PJ1qcca1t.png
    bize geliyoruz. bir kitap satış sitesinde 3 kitabın set olarak satıldığını gördüm. 4 değil, 3.
    http://media.tumblr.com/tumblr_m3ps2lM7Xs1qcca1t.png
    Şu anki hesaba bakarsak, 29$ tam olarak 51.5703 türk lirası.
    biz 3 kitabı 69'a alıyoruz. liste fiyatları geçerlidir.
    kitap başına 23 desek, yani 29$'lık seti biz 92 liraya alıyoruz.
    beat kuşağının kült kitabı yolda'ya da atıf yaparak yazdığı yoldakiler (off the road) yurtdışında 11 dolarken bizde 34 lira.
    tamam bunlari geÇİyoruz.
    kendi edebiyatımızda da durum farksız.
    turgut uyar'ın yapı kredi yayınları'ndan çıkan büyük saat kitabı tam olarak 29 lira.
    bir kitap, 29 lira. kitabı elinize alıyorsunuz ve kapağının inceliğinin farkına varıyorsunuz. o kitap çantada bir gün gitse perişan olacak. yurtdışında ciltli alternatifler her zaman oluyor.
    eğer diyorsan ki, ankaradakiler bilecektir, "olgunlar" mantığı. korsan kitabın gözünü seviyorsan, hiçbir şey bulamıyorsun demektir. korsan kitap demek popüler kitap demektir ki bu da elif Şafaktan ve yabancı saray-kadın-ihtiras kitaplarına kadar olan, olamayan bir yelpaze demektir.
    Şimdi bu ülkede birileri çıkıp diyor ya işte "kültür Ülkesiyiz" diye. orası sonra.
    Şimdi benim özellikle algılamaya çalıştığım şey,
    bu kitapların korsanlarını en fazla 7 liradan satan da para kazanıyor bu işten.
    25 liraya satan da.
    peki neden kimse çıkıp bir şey demiyor?
    Şu yaşıma geldim, şu yaşıma kadar hiçbir kendine türk "aydini, entelektÜelİ" diyen birinin bunları konuştuğunu duymadım.
    hatta hiçkimseden duymadım. Çok mu zenginiz?
    herhangi bir dizi üzerine yüzlerce girdi yazan sözlükçülerin bu konuyla alakalı tek bir girdisi olması insafsızca. onu da kopyalıyorum, yazan: (dr shephard ameliyathaneye)
    "el kadar kitaba 35 lira para mi istenir lan insafsizlar? hayir alternatifi de yok, bi yazarin kitabini bi yayinevi basiyor hani begenmiyorsan git baskasindan al da diyemiyorsun, mecbur bayiliyorsun paralari ya da götüne baka baka cikiyorsun kitabevinden. resmen insanlik sucu.
    kitap fiyatlari denetleme kurulu gibi bi yapi olsa mesela, dese ki kardesim filanca kitabi 20'den fazlaya satamazsin, rayic bedeller koysa.. alkol tütün bilmemne piyasasi bisey bisey kurulu gibi.
    yemisim serbest piyasayi, adam simith adam olsa adinda meymenet olurdu."
    bunu yazdığı başlığı kendi açmış o da şu: kitap fiyatları denetleme kurulu
    yıllar yılı okullarımızda bizlere gösterilen meşhur deyişlerden:
    "birleşmiş milletler İnsani gelişim raporuna göre, okuma alışkanlığında türkiye 173 ülke arasında 86. sırada yer alıyor.
    bağımsız eğitimciler sendikası gürkan avcı, izlenen neo-liberal politikaların yanı sıra, ezberci milli eğitim sisteminin çocuklara kitap okuma alışkanlığını ve kitap sevgisini kazandırmaktan uzak olduğunu söylüyor.
    avcıya göre öğrenciler ders kitabından başka kitap okumuyor, hatta ders kitabı bile okumuyor."
    Şimdi diğer tüm etkenleri bir kenara koyuyorum, onlar üzerine herkes bir şey söylüyor.
    ama ben diyorum ki kitapların pahalı olması kitapların okunmaması üzerinde çok etkilidir.
    Ömrümüz kitapçı kitapçı, sahaf sahaf gezerek geçiyor. her ayın başında yaptığımız o ay alınacak kitaplar listesi aylar aylar sonra ancak alınabiliyor.dalga geçenleri, ciddiye almayanları bir kenara koyuyorum. derdimizi anlayan anlayacaktır zaten.
    sesimiz niye çıkmıyor?
    haruki murakaminin 1q84 kitabı yurtdışında 15.98$ iken,
    bizim ülkemizde neden 48 tl?
    gençlik okumuyor diye sürekli ortaya laf atan sevgili büyüklerimizi bir gün örnek olarak dost kitabevini dolaştırmayı öneriyorum.
    kütüphaneleri kıt, "dünya klasikleri"nden başka sadece stephen king ve agatha christie kitapları bulunan bir ülkede,
    çoğu zaman yemeklerimizden arttırarak para biriktirip aldığımız kitapları düşünün.
    ve ses çıkarın. Şikayet edin.
    yayınevleri müdürlerinin, editörlerinin "okuyucu İlgisiz" deyişlerine itiraz edin.
    parantez yayıncılık, ayrıntı, çoğu yayına defalarca mail atıp "yayını durmuş kitapların bir daha basılma ihtimalleri var mı, yoksa telif haklarının başka yayınevlerine verilme ihtimali var mı, aradığımız kitapları bulamıyoruz, bilgilendirirseniz seviniriz." diye mailler atmama, atmamıza rağmen cevaplar alamayışımız.
    Şikayet edin.
    ses çıkarın. kitapların için dikkatini ver, ilgisiz kalma.
    verdiğin paradan yazarın kazanmadığını unutma, sesini çıkar."

    yazının linki de burada: http://altinbuklehafifayak.tumblr.com/post/22659547772
    hatta diğer bir arkadaşım da benzer bir yazı yazmış o da şurada http://vaveylababa.tumblr.com/post/51153763338/

    kelimesi kelimesine kendilerine katılıyor, sizin de takdirinize sunuyorum.
    #67931 eksili pilav | 11 yıl önce
     
  9. 9
    (bkz: entel başlığı )
    #67959 trolleybus | 11 yıl önce
     
  10. 10
    aslında çok var.istatistiklere göre otobüste başkasının kitabını okuma oranı %94
    #67962 materialist | 11 yıl önce
     
  11. 11
    halkin buyuk cogunlugu icin ozellikle son yillarda televizyondur bunlardan bir tanesi. haber ve bilgi televizyonda kisaca verilir, cesitli tartisma programlarinda uzerine tartisilir, iyi kotu bir yargiya varilir ve izleyen kisi kendisi bir dusunme eylemi gerceklestirmeden islenmis bilgiyi alir. bu kadar. yoksa kitap okuyacaksin, odaklanacaksin, uzerine dusuneceksin, belki kafa yapin degisecek olur mu... kitap da pahali zaten kim alacak? ama grinin elli tonu cok iyiydi dimi, evet.
    #102357 dark matter | 8 yıl önce
     
  12. 12
    kitap "okumak" yerine edinecegi bilgileri televizyondan veya kulaktan dolma bilgilerle edinmeyi artık bir alışkanlık haline getirmeleri.ayrıca ogrenciyim ve kitap fiyatlarının gerçekten pahalı olduğunu düşünüyorum özellikle türk edebiyatı klasiklerinin.
    #102517 oldugukadar | 8 yıl önce
     
  13. 13
    cahil olmanın tadı çok güzel olduğu içindir. tüm imkanlar onlarda, tüm devlet kurumlarında onlar çalışıyor. en güzeliyse neredeyse çoğunluğu milletvekili, aylık benim alacağım maaşın belki 10 katını alıyorlar, bir de üstüne yemekhanelerinde 1 2 liraya yemek yiyip benzine para vermiyorlar.

    yani ben olsam ben de okumazdım. okuyup rahatımı mı bozacam anazını zatayım.
    #102523 feminist as fuck | 8 yıl önce
     
  14. 14
    olgunlar sokakta envai çeşit klasik ve yeni dönem kitapları 5.-TL'ye satılmaktadır. fukaralara duyurulur.

    orcinal okuyun okutun ama fakirler de kitap okuyabilsinler. zuhahahaha...