2
biyolojik gerilim filmlerinde artık gerçek anlamda 'gerilme' sebebim olan film.ne diyelim,cidden korktuk...
1
zaman kaybı olarak nitelendirebileceğim bir film olmasa da, izlemek için de özel bir zaman ayırmanıza çok da gerek yok. film; zombili, ölümlü, hayatta kalmalı bir film olarak başlayıp çok amaçsız ve mantıksız ilerlemektedir. gün gelir karşınıza biri çıkar da şunu muhakkak izleyelim diye tutturur ya da ne bileyim televizyonda falan denk gelirsiniz, yapacak başka hiçbir şeyiniz olmaz ancak o zaman izleyin derim.
yönetmen danny boyle'ye ve yazar alex garland'a hiç yakıştıramadığımdır aynı zamanda. the beach gibi bir filmden sonra bu filmi piyasaya sürmekle çok yanlış yapmışlar.
--spoilerımsı anlamsızlıklar
spoilerımsı anlamsızlıklar: filmin içinden de birkaç şey söylemek isterim! Öncelikle bu hatun başta "survival mode on" iken, yani acımam, babam da olsa alayını öldürürüm, tek amacım hayatta kalmaktır nutku çekerken ne oluyor da bir anda "ah yavrum babası da öldü, canım benim..." geyikleriyle kızı sahipleniyor? bu açıklanmış sayılmaz zira, bir kahvaltı sırasında, çocuğa kusura bakma ben hatalıymışım demek, bence biraz az bir açıklama oluyor. ayrıca asıl elemanın hümanist nutuklar eşliğinde filmin yarısından fazlasında pasif rol oynaması ile son 20 dakikada gösterdiği hayvanlık da nedir? Öfke enfeksiyonuna bir atıf mıydı dersiniz? bence alakası yok. yönetmeni ve yazarı, ikisini birden suçlu görüyorum bu sembolik olsak mı olmasak mı kaygısını güttükleri için. askerlerinse, kaba tabiriyle 100 gr. et uğruna birbirlerine düşmeleri, sonunda canlarından olmaları da neydi öyle?! kimi eleştirdin ki sen, dünya üzerinde hayatta kalan son 10 erkeğin 2 kız için birbirini öldürme durumuna geleceklerini, enfeksiyonu kapmış hayvanımsılardan daha da hayvanlaşabileceğini savundun? kısacası olmamış.
--spoilerımsı anlamsızlıklar
--spoiler
mantık hataları:
1) filmde geçen bir söz kanıtlıyor ki enfeksiyon sadece new york, paris ve İngiltere'nin tamamında var, havada görülen uçaklar da kanıtlıyor ki başka ülkelerde, kıtalarda hayat devam ediyor. e be gülüm , bu askerler niye helikopterle falan başka yerlere gitmediler de kendi kendilerini kapana kıstırdılar?
2) radyo yayını çöktü dendi, sonra dinamolu el radyosuyla askerlerin kayıtları dinlendi. bu radyo sayesinde avrupa'daki yayınları da dinleyebilirlerken neden dinleyemiyorlar?
3) markete girip de tek tek cips almak vardı değil mi bir de?! ulen oğlum hiç mi amerikan filmi izlemediniz? gireceksin konserve reyonuna kolunla bir baştan bir başa hepsini sıyıracaksın! kızın farklı türlerde, birer konserve kutusu aldığı dikkatlerden kaçmamıştır herhalde!
4) tankımsı, cipimsi bir taşıt bulamadınız da o külüstür ile niye yola çıktınız? bu nasıl bir mantık? git sokaktan büyük bir araba çal değil mi?
5) hadi o küçücük arabayla yola çıktın, hadi tünelden geçeceğim diye kastın da ama fark ettiğin üzere yol kapalı sen o yığından o külüstür ile nasıl geçiyorsun bre deyyus?! İyi ki yazar sadece lastiğini patlatmış, direk ölmeleri gerekir normalde.
--spoiler
daha fazla lafa da gerek yok, zamanıma üzülmedim de trainspotting ve the beach gibi saygı duyduğum filmlerden sonra böyle bir filmi izlemek; yönetmene de yazara da küfretmeme sebep oldu.
#46903 isinylmz |
13 yıl önce